
Ne yaparsan yap kendine olamazsın. Zaten o insanı sevdiğini de sonradan anlarsın ve her şey için çok geç olur. Kısaca hayatınızı siktiğinde anlarsınız onu sevdiğinizi.
O size istediği yalanı söylemiştir ve tabikide embesil gibi bizde inanmışızdır. Sizi o göt kadar sürede kendisine aşık etmiştir (Kesin bununla ilgili büyüleri var piçlerin). O sizin her şeyiniz olmuştur, onu hayatınıza dahil etmişsinizdir. Onun en sevdiği, nefret ettiği her şeyi adınız kadar iyi öğrenmişsinizdir. İlk önce "Her şey mükemmel gidiyor." dersiniz herkese, kendinize.. Ama bunun sonu geldiğinde kabullenemezsiniz. Önceleri ağlarsınız her gece, her şarkıda, her sözünde, her üzüntüsünde kısaca her zaman. Sonraları kendinizi suçlarsınız, "Ben şu siktiriboktan şeyleri yapmasaydım her şey mükemmel olacaktı" dersin. Ama kendini hiç bir zaman suçlamamalısın, yani ben bunu öğrendim. Çünkü o pezevenk yine aynı bokları yiyecekti, sonuç yine aynı bok olacaktı. Daha sonraları yokluğuyla çok büyük bir acı gelir, özlemden. O senin sürekli karşındadır ancak gidip tek bir laf bile edemezsin. Sanki uzansan elini tutabileceksin, öpebileceksin ama yapamazsın. Sana çok yakındır ama bir o kadar da uzaktır.
Her şeyiyle sizi boğmaya başlar bir zaman sonra, en çokta yokluğuyla. Önceleri alıştığını sanarsın, herkese böyle söylersin. Ama birden bir şarkı çalar, bir yazı okursun hemen aklına düşer. Beynin uyuşur. Sadece onu, yaptıklarını, dediklerini, dokunuşlarını düşünürsün. Bir zamanlar seni varlığıyla bağlayan insan şimdi yokluğuyla seni hayattan koparır. O senin ağzına da sıçsa sen hala salak gibi onu anlatırsın herkese. Aslında iyi biri olduğunu söylersin en yakınlarına, zaten seni sevmemesi de onu kötü biri yapmaz ya. Sonralarında tıpkı "O" olmaya başlarsın. Tüm sevdiği şeyleri yaparsın. Film izlemeyi, kahve içmeyi, maviyi, yağmuru seversin.. Her şeyini. Ama o bunların asla farkında olmaz hatta siklemez bile seni. Çünkü senin üzüntün onun için hiç bir şey ifade etmez. Sadece umrunda olan kendi mutluluğudur. Hayatına yeni fallikleri alır sanki nispet yapar gibi. Ama sen yapamazsın işte bunu, sadece onu beklersin sanki bir bok varmış gibi. Ama gelmez. Onsuz yaşayamazsın diye bir şey yok, tabikide yaşarsın ama sen bunu asla tercih etmezsin.
Sonralarında bir bakmışsın yalnızlığa alışmışsın, çevrendekiler birer birer azalmış. Dedim ya alışmışsındır artık, kimsenin yokluğu koymaz sana
Sonuç olarak onu sevmekten kurtulamazsın. Her zaman sana kendini bir şekilde hatırlatır. Karşısına geçip "Sev artık beni orospu çocuğu" demek istersin ama diyemezsin çünkü sana siktir çekeceğini bilirsin.
Şimdi ben bu hayvan kadar yazıyı sırf onun için yazdım. Ben ki tuvalete bile gitmeye üşenen insan.
Neyse öyle işte.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder